Ömer Reha Arıkkan

Dini makaleler ve kitaplar

HZ ÂİŞE radıyallahu anha’nın EVLİLİK YAŞI HAKKINDA

Eskiden beri  İslam düşmanı birtakım müşteşrikler ve dinsizler Resûlullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)‘in Hz Âişe’yi çok küçük yaşta nikahladığı şeklinde  birtakım iftiralar üreterek  akıllarınca  insanları ve özellikle de gençleri, İslam’dan ve  Peygamber Efendimiz’den soğutmaya çalışmışlardır. Eşcinsellik, transseksüellik, lezbiyenlik, çocuk pornosu,… Continue Reading →

AZICIK BİR FAYDALANMA (Metâ’un kalil)

Kur’ân-ı Kerîm’de dünya hayatı için kullanılan bir deyimdir. Türkçede de kullanılan Metâ’ kelimesi, kendisinden geçici bir süreliğine faydalanılan şey,  Kalil ise çok çok az, azıcık demektir. Dolayısıyla  (metâ’un kalil) “azıcık bir faydalanma” mânâsına gelmektedir. Gerçekten, dünya hayatında tad alınan ve faydalanılan şeyler… Continue Reading →

HOCA AHMED YESEVİ

HOCA AHMED YESEVİ KİMDİR ? Orta Asya Türkleri’nin dinî – tasavvufî hayatında geniş tesirler icra eden ve “Pîr-i Türkistan”  (Türkistan erenlerinin pîr’i) diye anılan mutasavvıf-velî, Yeseviyye tarikatının kurucusudur. 1093 yılında bugünkü Kazakistan’ın Çimkent şehri-Sayram kasabasında dünyaya geldi. Küçük yaşta önce annesini… Continue Reading →

İSTANBUL’UN FETHİNDEN BİRKAÇ SAHNE

“ Konstantiniyye (İstanbul) elbette fethedilecektir. Onu fetheden kumandan ne güzel kumandan, onu fetheden asker ne güzel askerdir “     (Hadis-i şerif , Müsned) Peygamber Efendimiz, sallallâhu aleyhi ve sellem’in bu  müjdesine nâil olmak için müslümanlar  dört halife döneminden itibaren  Bizans’a … Continue Reading →

MARS GECE GÖKYÜZÜ

Yakın tarihte Mars’a gönderilen uzay aracından çekilen aşağıdaki video’da, Samanyolu Galaksi’mizin Mars yüzeyinden izlenen muhteşem manzarası görülmektedir: https://www.youtube.com/watch?v=agbpEaMZLFI Bizler çocukken büyükannemin Sakarya ilinin Kuzuluk köyündeki evinden yaz geceleri aynı manzarayı görürdük.  Çünkü o tarihlerde köylerde elektrik ve dolayısıyla çevreden gelen… Continue Reading →

UCB (Kendini beğenme)

Nasıl ki bazı (maddi) hastalıklar tedavi edilmediği taktirde insanı ölüme bile götürebilirse, aynı şekilde bazı mânevi hastalıklar da tedavi edilmediği taktirde insanı helâk edebilir. Bu mânevi hastalıklardan biri ise ucb olarak adlandırılan kendini beğenme hastalığıdır. Bu hususta Allah-u Teâlâ Kurân-ı… Continue Reading →

EN GÜZEL İSİMLER (ESMÂ-İ HÜSNÂ)

“ En güzel isimler (esmâü’l hüsna) Allah’ındır. O halde O’na o güzel isimlerle dua edin ”    (A’raf suresi,  ayet 180) Esmâ-i Hüsnâ’nın  kelime anlamı  Güzel İsimler  demektir. Allah-u Teâlâ’nın Kur’ân âyetlerinde ve hadis-i şeriflerde beyan buyurulan Esmâ-i Hüsnâ denilen isimleri… Continue Reading →

HALA SULTAN (ÜMMÜ HARAM)

Biz  müslümanlar yaklaşık bin beşyüz yıldan beri, Türkler olarak ise son beşyüz seneden beri  Doğu Akdenizdeyiz. Bugün Türkiyenin Akdenizde 189 000 km2  yani Marmara denizinin yaklaşık 16 katı kadar karasuları vardır. Ege ve Akdeniz’deki kıyılarımızın toplam uzunluğu 4 482 km.dir…. Continue Reading →

RECEB-İ ŞERİF

Receb ayı Kur’ân-ı Kerim Tevbe suresi 36.ıncı ayetinde belirtilen  dört “haram ay” dan biridir. Haram ay denilmesinin sebeplerinden biri, o ay’ın hürmetinden dolayı günahlara ve sevaplara verilen mükafat ve karşılıkların  katlanmasıdır. Normal zamanlarda yapılan ibadet ve iyiliklere bir’e on misli… Continue Reading →

FASL (Ayırma ve Hüküm) GÜNÜ

Kur’ân-ı Kerîm’de Kıyamet (Mahşer) gününe çeşitli isimler verilmiştir. Bunlardan biri de ayırma, hüküm verme anlamlarına gelen Fasl günüdür: “  İşte bu Fasl (Hak ile bâtılı ayırma, hüküm verme ) günüdür. Sizi ve sizden öncekileri bir araya topladık “     … Continue Reading →

ŞUAYB ALEYHİSSELAM

Kur’ân-ı Kerîm’de geçmiş peygamberlerin hayatlarından ibretlik kıssalar anlatılır.  Bunların  amacı tarih dersi vermek değildir, yaşanmış bu  olaylardan ders ve ibret alıp aynı yanlışlara bizlerin düşmemesi içindir. Şuayb aleyhisselam günümüzden yaklaşık 3800 yıl önce Mısır ile Filistin arasında , Sinâ yarımadasının… Continue Reading →

DERDİ DÜNYA OLANIN DERDİ BİTMEZ

Bütün düşüncesi, meşguliyeti ve derdi dünyevi hususlar olan, Allah-u Teâlâ’yı  hatırına getirmeyen,  âhireti de  hiç  derd etmeyen bir kişi  Allah katında makbul bir kul  değildir . Böyle bir kişiyi dünyada ve ahirette  bitmeyen sıkıntılar beklemektedir. Bu sıkıntıların neler olduğunu bir… Continue Reading →

SABIR HAKKINDA – 1

Din büyükleri demişlerdir ki, Allah-u Teâlâ’nın sevdiği ve râzı olduğu bir kul olabilmek için sabır elbisesi giymek lâzımdır. Başka bir ifade ile sabır makamına erişemeyen, Allah-u zül celâl hazretlerinin rızâsına ulaşamaz. Bu, olmazsa olmaz bir şarttır. Onun için bir kulun… Continue Reading →

ÖLÜMÜ HATIRLAMAK

Eskiler “Her musibette bir hayır vardır” demişler. Koronavirüs’e yakalanıp da ölümden dönen genç bir doktorun söyledikleri çok ilginçtir: “ İlk ve ikinci tedaviye cevap vermeyince, “Gidiyorum, bu iş bitti” dedim. Bir odada yalnızsınız. Mesleğim gereği birçok ölüm gördüm, şunu farkettim… Continue Reading →

RAMAZAN-I ŞERİF

“ O Ramazan ayı ki, insanlara doğru yolu göstermek ve hidâyet ile furkandan (hak ile bâtılı ayıran hükümlerden) apaçık deliller olmak üzere, Kur’ân onda indirilmiştir. Artık içinizden o aya erişen, onda oruç tutsun. Hasta veya yolculukta bulunan ise, bu durumda… Continue Reading →

ŞİRK RİSALESİ

Yaşamakta olduğumuz koronavirüs salgını neticesinde,  her şey bir tarafa bırakılmış,  herkesin ilk düşüncesi  kendisini ve ailesini bu tehlikeli virüsten korumak olmuştur. Çünkü bu virüse yakalanan kişilerin ne sıkıntılar çektikleri, bir kısmının da hayatlarını kaybettikleri gözler önündedir. Şu ana kadar dünya… Continue Reading →

HER ŞEY ALLAH’IN c.c RAHMETİ İLEDİR

Bu dünyada yaşadığımız -ve büyük kısmını da Allah’ı (celle celâluhu) unutarak gafletle geçirdiğimiz- 70-80 yıllık bir hayat acaba Cennet’i ve Cennet’teki sonsuz nimetleri kazanmaya yeter mi? Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bir gün şöyle buyurdular: “Az önce Cebrâil yanımdan ayrıldı…. Continue Reading →

İSRÂ VE Mİ’RÂC

“Kulunu (Hz. Muhammed aleyhissalâtü vesselâm’ı) bir gece, Mescid-i Harâm’dan kendisine bâzı âyetlerimizi göstermek için, etrâfını mübârek kıldığımız Mescid-i Aksâ’ya götüren Allah, her türlü noksan sıfatlardan münezzehtir. Şüphesiz O, her şeyi hakkıyla bilen, hak­kıyla görendir.” (el-İsrâ, 1) Peygamberlerin birçoğuna Allah cc. katından mucizeler… Continue Reading →

MÜKELLEFİN İŞLERİ (TEKLİFÂT-I İLÂHİ)

MÜKELLEF NE DEMEKTİR ?  ( Mükellef )   kelimesi  ( külfet )  kökünden gelir ki,  bir şeyi yapmakla yükümlü olan, demektir.  Yine (külfet) kökünden gelen  ( Teklif ) kelimesi de ,  bir kimseden  yapılmasında belli bir güçlük ve meşakkat bulunan bir… Continue Reading →

İSTİRCÂ’ DUASI

(İnnâ lillâhi ve innâ ileyhi râciûn) (Biz Allah’a aitiz ve biz O’na döneceğiz) Allah-u Teâlâ Hz.leri  bu duâyı  bizlere Kur’ân-ı Kerîm’inde öğretmektedir. Bakara suresi 155.inci ayetinde  “ (Belâ ve musibetlere) Sabredenlere  müjdele ! ” buyurulduktan sonra, şöyle devam edilmektedir: “… Continue Reading →

« Older posts

© 2024 Ömer Reha Arıkkan — Powered by WordPress

Theme by Anders NorenUp ↑